Ankara'da Sanat Dolu Bir Haftayı Bizimle Geçirin

Herkese merhabalar! Biz Ankara Artist Safe Zone olarak güzel Ankara'mızda sanatsal etkinlikleri takip etmekten çok büyük bir keyif alıyoruz. Ankara'nın değerli sanatçılarının işlerini takip ediyor ve yaptıkları etkinliklerde yer almayı vizyonumuzu geliştirmek bakımından önemli buluyoruz. Sanatın her dalında, farklı bakış açılarını keşfetmenin, kendimizi ifade etmenin ve ilham dolu anlar yaratmanın gücüne inanıyoruz. Bu nedenle sanatı hayatına bir şekilde entegre etmek isteyen herkesin katılabileceği etkinlikleri sizlerle paylaşmayı bir görev olarak görüyoruz.

Bu yazımızda da, bizim gibi sanatı bir yaşam biçimi haline getiren ya da getirmek isteyen okuyucularımız için birbirinden oldukça farklı üç etkinliği sizlere tanıtacağız. Ankara’nın sanatsal dokusuna katkı sağlayan bu etkinlikler, hem sanatseverlere yeni ufuklar açacak hem de kültürel birikimlerini zenginleştirmelerine olanak tanıyacak. Öyleyse, gelin birlikte Ankara'da sanatsal bir hafta geçirelim!

Bir Jam Sessionda Olması Gereken Dört Şey

Listemize başlamadan önce videoda değindiğimiz gibi jam session konseptini sizlere bir kez daha açıklamak istiyoruz. Jam session dediğimiz kavram müzisyenlerin enstrunmanları ile doğaçlama sololar çaldığı melodi, uğultu ve ses bütünlerine verilen isimdir. Jam session nerede, hangi koşullarda yapılıyor olursa olsun bizce içerisinde bulundurması gereken dört element var. Örnek olarak biz Tenedosankara'yı kullandık.

1) Klavyede Yaratıcı Ama Etrafını Gözetmeyi Bilen Bir Müzisyen

Bizce, jam session'ları başarılı veya başarısız olarak kategorize etmemizdeki ilk faktör enstrümanlar arasındaki uyumdur. Genellikle katıldığımız etkinliklerde en az dört enstrüman bulunuyor ve enstrümanlar arasında bir uyum yakalanamadığında yapılan müzik dinleyiciye keyif vermemeye başlıyor. Buna örnek olarak, piyano çalan bir kişinin davulcunun solo çaldığı ve davul odaklı kısımda bir anda kendisinin de parlamaya çalışmasını verebiliriz. Davul, ritmi tutmakta çok önemli bir rol oynar ve jam session'da belki de en dengede tutulması gereken enstrümandır. Öte yandan, melodik anlamda klavyedeki müzisyenin tüm enstrümanları gözetir bir şekilde çalması gerekir. Kendi solosunu çalarken diğer enstrümanların solo odaklı kısımlarında onlara eşlik edebilen bir müzisyen, jam session'ı oldukça keyifli bir hale getirir.

2) Sade Çalmaktan Çekinmeyen Bir Davulcu

Birçok müzik performansında ve provasında gözlemlerimiz, davuldaki kişinin hem basit hem de komplike paternlerde müzik yapma konusunda rahat olması gerektiğini gösteriyor. Bizlerin bir melodi ve ritimden keyif almasını sağlayan ana faktör, davulun devamlı aynı paterni takip etmeyip sesini yükseltip alçaltmasıdır. Ritim hızlandığında veya davulcu normale kıyasla daha farklı bir paterni takip ettiğinde hem melodi hem de ritim dinleyicinin dikkatini daha fazla çekiyor. Jam session'da davulcu olmak gerçekten oldukça zor bir iş!

3) Bas Gitarın Gitarı, Gitarın da Bas Gitarı Takip Ettiği Uyumlu İki Gitarcı

Her ne kadar dikkatler üzerinde olmasa da, bas gitar dinlediğimiz birçok parçanın temelini oluşturuyor. Parçadan çıkarılmadığı sürece bunu fark edemiyoruz tabii. Bas gitarın oluşturduğu temeli, ritim veya melodi çalan gitar çok iyi takip edebilmelidir. Klavye ve gitar aynı anda solistik bir şekilde performans sergilediğinde bu durum o kadar göze batmasa da, sesleri birbirine benzediği için bas gitar ve ritim çalınan gitarın aynı anda solistik performans sergilemesi dinleyicinin kulağında bir uğultu oluşturuyor. Bu yüzden, bu ikilinin hem sade hem de birbiriyle uyumlu bir şekilde ilerlemesi gerekiyor!

4) Bolca Soğuk Bira ve Kahve :)

Jam session’da performans yapanların yanında izleyicileri de gözetmek gerekiyor! Güzel müziğin en iyi eşlikçilerinin bira ve kahve gibi içecekler olduğunu biliyoruz. Jam session’ı düzenleyen mekanın konsepti bir kafe ise bol çeşitli kahve seçenekleri, bir pub ise hem bira hem de kokteyl çeşitlerinin sunulması bu etkinliği çok daha çekici hale getiriyor. Bu durum hem izleyiciler hem de performans sergileyenler için büyük bir motivasyon kaynağı oluyor!

Maus Art Space: Koku ve Boya Üzerine bir Röportaj

Videoda da bahsettiğimiz gibi Maus Art Space'de katıldığımız koku ve boya atölyesinin moderatörü Ertuğrul bey ile kısa bir soru-cevap gerçekleştirdik. Bizlere kısaca kendi geçmişinden, bu atölyenin amacından ve beklentilerinden bahsetti.

Blog yazımızın sonuna geldik. Umarım sizleri yeni ve keyifli bulduğunuz etkinliklerle tanıştırabilmişizdir. Sanatla kalın!